Yayınlanma: 23 Haziran 2020 16:23
Güncellenme: 5 Kasım 2024 12:39
"Ülkemizin mücadele sürecinde kaydettiği gelişmeler, hem sağlık hem de ekonomik görünümde bizleri pozitif ayrıştırmış, geldiğimiz noktada hepimizin geleceğe umutla bakmasını sağlamıştır."BDDK'nın her zaman olduğu gibi salgın sürecinde de mücadeleye proaktif yaklaştığını, bankacılık sektörünün güven duyulan yapısını korumak için fazlasıyla gayret gösterdiğini vurgulayan Akben, şu ifadeleri kullandı: "İstikrarlı olarak büyüyen ve risklerini en gelişmiş yaklaşımlarla yöneten bankalarımızın uluslararası standartlara uygun bir ortamda faaliyet göstermeleri, finansal otorite olarak en öncelikli görevimiz olmaya devam edecektir. Nitekim Bakanlığımız ve diğer kurumlarımızla pandemi sürecinde uyguladığımız mikro ve makroihtiyati tedbirler, finansal sektörümüzde olumlu gelişim patikasını muhafaza etmeyi başarmıştır. Ülkemiz finansal mimarisinin neredeyse yüzde 90'ını oluşturan bankacılık sektörü; son 18 yıllık dönemde sadece niceliksel değil, niteliksel olarak da önemli bir değişim ve dönüşüm geçirmiştir. Sektörün 2002 sonunda 213 milyar TL seviyesinde bulunan aktif büyüklüğü, 2015'te ilk kez milli geliri aşmış ve son bir yıllık dönemde yüzde 21,9 büyüme kaydederek Nisan 2020 döneminde 5,2 trilyon TL'ye ulaşmıştır."
"Süreci önceden ve yerinde bir düzenleme yaklaşımıyla yürütmenin sağladığı esneklik ve hızlı hareket edebilme kabiliyetinin finansal sistemimiz üzerindeki riskleri sınırlandırmada kritik öneme sahip olduğunun farkındayız. Bu anlayışla 16 Mart'tan başlayarak 50'ye yakın aksiyon ve tedbiri hayata geçirmiş bulunuyoruz. Mart ayından bu yana geçen 3 aylık sürede aldığımız onlarca aksiyon ve tedbir, iş dünyamızın ve vatandaşlarımızın Kovid-19 salgını sürecini en az hasarla atlatabilmesi içindir. Kovid-19 salgını, sağlam bir bankacılık sektörüne sahip olmanın önemini hatırlatması açısından da oldukça manidardır. Yaşanan bu süreç, bankalarımızın ekonominin çarkları içinde ne kadar önemli bir yerde durduklarını, ülkemizin ekonomik refahın sürdürebilmesi noktasında kilit rol oynadıklarını bir kez daha göstermiştir. Ancak yaşadığımız dönemde artık stratejik öneme sahip, yüksek katma değerli ürünler üreten, ihracat, teknoloji, bilgi ve siteme dayalı üretimi önceliklendiren ve destekleyen, büyüme ve istihdama pozitif katkı sağlayan sektörler oyunun kurallarını belirlemeye başladı. Bu gelişme hiç şüphesiz bankalarımıza da yeni sorumluklar getirdi. Zira kaynaklarımızı ne kadar çok bu sektörlere yönlendirebilirsek pandemi gibi dış olumsuz etkenler bizleri o kadar az etkileyecektir. BDDK olarak gelişmiş ilk 10 ekonomi arasında yer alma hedefi doğrultusunda ülkemizin refahına katkı sağlarken, sizlerin yanında olduğumuzu bilmenizi, sizlerin de asli fonksiyonunuzun bir gereği olarak aynı bilinç ve şevkle inisiyatif almanızın ülkemiz kalkınmasında çok değerli olduğunu belirtmek isterim."Konuşmasını sonlandıran Akben, toplantının basına kapalı olan kısmında, TBB'nin faaliyet raporu; finansal tabloları, 2020-2021 faaliyet dönemi bütçesinin görüşüleceği ve yönetim kurulu seçiminin yapılacağını söyledi.