Yayınlanma: 6 Temmuz 2023 23:47
Güncellenme: 22 Kasım 2024 09:13
Haziran ayında Türkiye'de manşet enflasyonu yıllık bazda %38,21 olarak açıklandı. TÜFE verisi, beklentilerin biraz altında gelirken üst üste ikinci ayda da %40'ın altında kaldı. Yıllık bazda %3,92 oranında artış gösteren enflasyonda, baz etkisi ve kamu hizmetlerindeki kısmi düşüş etkili oldu.
Öte yandan analist, gıda ve enerji kalemlerinin dışarıda bırakıldığı çekirdek enflasyonun yıllık bazda %47,33 olarak açıklanmasını, fiyatların yukarı yönlü baskılandığına dair bir sinyal olarak yorumladı. Türkiye ekonomisi için önemli bir gelişme olan TCMB'nin faiz oranını geçen ay 650 baz puan artırarak %15'e yükseltmesine rağmen, beklentilerin altında kalan bu faiz artışının ardından TL'nin dolar karşısındaki değer kaybı devam etti ve ay sonunda TL'de aylık bazda %20'lik bir kayıp yaşandı.
Tsekeridou, TL'deki değer kaybını vurgulayarak enflasyonist baskıları sıraladı. Ayrıca, asgari ücretteki %34'lük artışın merkez bankasının yıl sonu enflasyon tahminine yaklaşık olarak 2,4 puan ekleyeceği beklentisi bulunuyor. Bunun yanında, yılın ikinci yarısında memur ve emekli maaşlarındaki artışlar ve vergi zamları da diğer enflasyonist baskılar olarak görülüyor. Bu baskılar sonucunda genel görüş, enflasyonun yıl sonunda %45'e yakın bir seviyede olacağı yönünde.
Eirini Tsekeridou'ya göre enflasyon baskısının artması, TCMB'nin daha hızlı bir şekilde ortodoks para politikasına dönüş yapması için ek bir baskı oluşturuyor. Analist, uzun vadede daha şeffaf ve öngörülebilir bir para politikasının benimsenmesinin Türk varlıkları için faydalı olacağı görüşünü paylaşıyor.