Gıda Sektöründe Daralma Bekleniyor!
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Araştırması’na göre 2020’de gıda sektöründe daralma bekleniyor.
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) ve EY-Parthenon, Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Araştırması isimli bir çalışma gerçekleştirdi.
Araştırma, Türkiye gıda sektöründe adını duyurmuş 58 şirketin üst düzey yöneticilerinin katılımıyla gerçekleştirildi.
Çalışma, salgın öncesi ve sonrası için sektörün durumunu kıyaslamayı, sektörü bekleyen riskler ve alınması gereken önlemleri belirlemeyi amaçlıyor.
Çalışmadan çıkan sonuca göre, araştırmaya katılan sektör liderlerinin çoğunluğu (%52), 2020’de sektörde daralma olacağını düşünüyor.
Araştırmaya katılanların yüzde 85’i ise Ev Dışı Tüketim (EDT) sektörünün geçen seneki performansına dönebilmesinin en erken 2021’i bulacağını öngörüyor.
Sektör İçin Öngörülen Riskler
Katılımcıların yüzde 90’ının gelecek 6-12 aylık dönem için öngördüğü en büyük riskler; restoranların zorlanması ve otellerin salgın öncesi performanslarını yakalayamaması.
AVM’lerde bulunan gıda işletmelerinin salgın öncesi performansını elde edememesi de her 5 katılımcıdan 4’ünün öngördüğü riskler arasında.
Kredi limitlerinin genişletilememesi ve doğru nakit yönetiminin yapılamaması da araştırma sonuçlarında sıralanan riskler arasında göze çarpıyor.
Katılımcıların yüzde 43’ü, içinde bulunduğumuz dönemde değişken giderlerin arttığını belirtiyor.
Tedarik zinciri ve lojistik konularında öngörülen riskler ise, tedarikçilerin batması durumunda hammadde veya ara madde temininde sorun yaşanması.
Gıda Güvencesi Önem Kazandı
TGDF Başkanı Şemsi Kopuz, araştırma sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Küresel gıda sistemindeki kırılganlığın COVID-19 ile gözler önüne serildiğini söyleyen Kopuz, gıda güvencesinin, daha da önem kazandığını dile getirdi.
Sektördeki krizin atlatılabilmesi konusundaki düşüncelerini paylaşan Kopuz, şunları kaydetti: “Turizm ve yeme içme sektörlerinin sürdürülebilirliği ve krizi atlatabilmeleri gıda ve içecek sektörü için çok büyük önem taşıyor. Bu konuda tüm ekosistem paydaşlarının atması gereken adımlar var. Özellikle oteller ve restoranlar eski performanslarını yakalayana kadar COVID-19 etkilerini bertaraf etmeye yönelik destekler verilmeli. Kısa çalışma ödeneğinin ertelenmesi veya finansman sağlanması gibi destekler, dolaylı olarak gıda ve içecek üreticilerine de pozitif yansıyacaktır. Gıda ve içecek sektör şirketlerinin bu dönemde otel, restoran, kafe gibi ev dışı tüketim kaynaklı ciro düşüşlerini bertaraf etmeliler. Bunun için tüketici tarafındaki değişimleri gözlemlemeleri, uzun dönemli stratejilerini korusalar da kısa vadede ürün ve kanal çeşitlendirmelerine gitmeleri faydalı olacaktır.”